Simge
New member
FALIM NE MALI? – TÜRK Mİ, YOKSA GİZLİ BİR YABANCI AJAN MI?
Selam sevgili forum ahalisi, çayını eline alıp ekran başında “bugün yine kim ne saçmalamış” diye dolaşan dostlar!
Geçen gün markette kasada sıra beklerken, önümdeki teyze kasiyere şöyle dedi:
“Falim’in fiyatı artmış ama ben yine alırım, çünkü o sakız sadece sakız değil, bir yaşam tarzı!”
İşte o anda beynimden bir ışık geçti: “Bir dakika… Falım ne malı?”
Gerçekten, hepimizin çocukluğundan beri çiğnediği, yazısını okuyup kahkaha attığı o gizemli sakız... Kimindir, nedir, nereden gelmiştir, neden hâlâ bizi kendine esir eder? Bu sorunun peşine düştüm sevgili forumdaşlar. Gelin birlikte çözümleyelim; ama sakin olun, kadınlar duygusal yaklaşacak, erkekler stratejik plan yapacak. Herkes kendi tarzında.
---
ERKEKLERİN BAKIŞ AÇISI: “KARDEŞ, FALIM’IN TÜRK MALI OLUP OLMAMASI STRATEJİK MESELE”
Erkek forumdaşlar bu konuyu ciddiye almış durumda.
Bir tanesi hemen teknik verilerle girmiş olaya:
“Bak dostum, Falım ilk 1969’da üretildi, 2011’de Mondelez aldı, yani globalde Amerikalı olmuş sayılır. Bu, ekonomik bağımlılığın sakız versiyonudur.”
Bir diğeri hemen karşılık veriyor:
“Tamam da kardeşim, üretim Türkiye’de yapılıyor, o zaman Türk malı sayılır. Hem ambalajda Türkçe yazıyor, üstünde ay yıldızlı bayrağımız olmasa da gönlümüzde var.”
Erkekler bu tartışmayı bir NATO zirvesine çevirmiş durumda.
Haritalar açılmış, şirket bağlantıları araştırılmış, biri Excel tablosu yapmış:
“Bakın beyler, 2011’den beri Mondelez çatısı altında ama üretim Kocaeli’de. Bu demek oluyor ki... hibrit bir milliyet! Yani hem yerli hem global; tıpkı bizim WhatsApp gruplarında yazıp yazıp cevap alamadığımız aşk hikâyeleri gibi: ne tam bizim, ne de tamamen yabancı.”
---
KADINLARIN YAKLAŞIMI: “BİZ FALIM’I MARKASINA GÖRE DEĞİL, DUYGUSUNA GÖRE SEVİYORUZ”
Kadın forumdaşlar ise konunun “milli sermaye” kısmına değil, “nostalji ve anlam” kısmına takılmış durumda.
Bir tanesi yazmış:
“Falim benim için çocukluğumun kokusu. İlk kez ortaokulda arkadaşım ‘Falim al da fallarını okuyalım’ demişti. O gün bugündür her sakızda bir mesaj bekliyorum. ‘Yakında biri seni arayacak’ yazmıştı, 15 sene geçti, hâlâ aramadı ama umut var.”
Bir diğeri hemen empatik bir yorumla katılmış:
“Belki o kişi sensin, yani kendi kaderini arıyorsun.”
Ve evet, orada erkek forumdaşlar hemen giriyor:
“Ya yeter kızlar, bu Falım’ın üstüne Jung psikolojisi dökmeyin, markanın merkezini konuşuyoruz!”
Ama nafile... kadınlar duygusal bir direniş kurmuş durumda.
Onlara göre Falım, bir üretici firmanın ötesinde, “bir ruh hali.”
Kimi için eski sevgilinin kokusu, kimi için ders aralarında çiğnenen sabır testi.
---
FALIM VE İLİŞKİ ANALİZİ: BİR SAKIZIN SOSYOLOJİSİ
Aslında Falım tam bir ilişki metaforu.
Düşünsenize: İlk başta serttir, ağzınıza alır almaz dişinizi kıracak sanırsınız ama biraz sabredince yumuşar.
Tıpkı ilişkiler gibi!
Kadın sabırla bekler: “O da yumuşayacak.”
Erkekse plan yapar: “Bunu kaç dakika çiğnersem tadı kaybolur?”
Ve sonunda her iki taraf da aynı noktada buluşur: “Artık tadı kalmadı ama atmaya da kıyamıyorum.”
İşte Falım’ın sırrı bu dostlar!
Milliyetinden bağımsız, bizi kendine bağlayan şey bu ortak deneyim.
Erkek için strateji, kadın için duygudur Falım.
Bir taraf “ne malı bu?” diye araştırırken, diğer taraf “bana ne hissettirdi?” diye düşünür.
Ama sonunda herkes aynı sonuca varır:
“Ne olursa olsun, o sakızı bırakmak zor.”
---
EKONOMİK GERÇEKLER VE KOMİK DETAYLAR
Bazı forumdaşlar olayı ekonomi yönünden ele almış:
“Eskiden 25 kuruştu, şimdi 3 lira olmuş. Falım’ın içinden çıkan fallar bile artık ekonomik kriz temalı.”
Bir diğeri espriyle ekliyor:
“Geçenlerde birinde ‘Para seni bulacak’ yazıyordu, o kadar umutlandım ki, cüzdanımı kontrol ederken bir tek fiş buldum.”
Herkes hem gülüyor hem ağlıyor.
Ama konu yine dönüp dolaşıp aynı yere geliyor:
“Falim Türk malı mı değil mi?”
Bir kullanıcı son noktayı koyuyor:
“Arkadaşlar, sonuçta o hâlâ Kocaeli’de üretiliyor. Bizim gibi o da burada doğmuş ama dünyaya açılmış. Yani Falım, gurbetçi bir Türk sakızıdır!”
---
FORUM TARTIŞMASINA DAVET: “SENİN FALIM HİKAYEN NE?”
Hadi şimdi söz sizde forumdaşlar!
Sizce Falım hâlâ “bizden biri” mi, yoksa globalleşmenin çiğneme versiyonu mu?
İlk Falım fallarınızdan hatırladığınız en komik mesaj neydi?
Benimki hâlâ aklımda: “Yakında biri seni güldürecek.”
Dedim ki, “Aha, bu forumda yazacağım, belki o kişi siz olursunuz.”
Erkek forumdaşlara sesleniyorum: stratejik analizlerinizi bekliyoruz, harita, tablo, Excel serbest.
Kadın forumdaşlar, siz de duygusal ve spiritüel yorumlarınızı getirin, belki topluca Falım fallarını çözeriz.
Kim bilir, belki de hep birlikte “sakızın arkasındaki kader”i buluruz.
---
SON SÖZ: FALIM, NE MALI OLDUĞUNDAN ZİYADE BİZİM NE OLDUĞUMUZLA İLGİLİ
Belki Falım artık global bir markanın parçası ama bizim için hep yerli.
Çünkü sadece bir marka değil, bir kültürel sembol.
Bir cebin, bir sohbetin, bir çocukluğun parçası.
Belki de mesele şu:
Biz Falım’ı değil, Falım’la büyüyen halimizi seviyoruz.
Hadi şimdi yorumlara gelin;
“Falim ne malı?” tartışmasını ciddiyetle, ama bol kahkahayla sürdürelim.
Çünkü bazı soruların cevabı yoktur… ama çiğnemesi çok eğlencelidir!
Selam sevgili forum ahalisi, çayını eline alıp ekran başında “bugün yine kim ne saçmalamış” diye dolaşan dostlar!
Geçen gün markette kasada sıra beklerken, önümdeki teyze kasiyere şöyle dedi:
“Falim’in fiyatı artmış ama ben yine alırım, çünkü o sakız sadece sakız değil, bir yaşam tarzı!”
İşte o anda beynimden bir ışık geçti: “Bir dakika… Falım ne malı?”
Gerçekten, hepimizin çocukluğundan beri çiğnediği, yazısını okuyup kahkaha attığı o gizemli sakız... Kimindir, nedir, nereden gelmiştir, neden hâlâ bizi kendine esir eder? Bu sorunun peşine düştüm sevgili forumdaşlar. Gelin birlikte çözümleyelim; ama sakin olun, kadınlar duygusal yaklaşacak, erkekler stratejik plan yapacak. Herkes kendi tarzında.
---
ERKEKLERİN BAKIŞ AÇISI: “KARDEŞ, FALIM’IN TÜRK MALI OLUP OLMAMASI STRATEJİK MESELE”
Erkek forumdaşlar bu konuyu ciddiye almış durumda.
Bir tanesi hemen teknik verilerle girmiş olaya:
“Bak dostum, Falım ilk 1969’da üretildi, 2011’de Mondelez aldı, yani globalde Amerikalı olmuş sayılır. Bu, ekonomik bağımlılığın sakız versiyonudur.”
Bir diğeri hemen karşılık veriyor:
“Tamam da kardeşim, üretim Türkiye’de yapılıyor, o zaman Türk malı sayılır. Hem ambalajda Türkçe yazıyor, üstünde ay yıldızlı bayrağımız olmasa da gönlümüzde var.”
Erkekler bu tartışmayı bir NATO zirvesine çevirmiş durumda.
Haritalar açılmış, şirket bağlantıları araştırılmış, biri Excel tablosu yapmış:
“Bakın beyler, 2011’den beri Mondelez çatısı altında ama üretim Kocaeli’de. Bu demek oluyor ki... hibrit bir milliyet! Yani hem yerli hem global; tıpkı bizim WhatsApp gruplarında yazıp yazıp cevap alamadığımız aşk hikâyeleri gibi: ne tam bizim, ne de tamamen yabancı.”
---
KADINLARIN YAKLAŞIMI: “BİZ FALIM’I MARKASINA GÖRE DEĞİL, DUYGUSUNA GÖRE SEVİYORUZ”
Kadın forumdaşlar ise konunun “milli sermaye” kısmına değil, “nostalji ve anlam” kısmına takılmış durumda.
Bir tanesi yazmış:
“Falim benim için çocukluğumun kokusu. İlk kez ortaokulda arkadaşım ‘Falim al da fallarını okuyalım’ demişti. O gün bugündür her sakızda bir mesaj bekliyorum. ‘Yakında biri seni arayacak’ yazmıştı, 15 sene geçti, hâlâ aramadı ama umut var.”
Bir diğeri hemen empatik bir yorumla katılmış:
“Belki o kişi sensin, yani kendi kaderini arıyorsun.”
Ve evet, orada erkek forumdaşlar hemen giriyor:
“Ya yeter kızlar, bu Falım’ın üstüne Jung psikolojisi dökmeyin, markanın merkezini konuşuyoruz!”
Ama nafile... kadınlar duygusal bir direniş kurmuş durumda.
Onlara göre Falım, bir üretici firmanın ötesinde, “bir ruh hali.”
Kimi için eski sevgilinin kokusu, kimi için ders aralarında çiğnenen sabır testi.
---
FALIM VE İLİŞKİ ANALİZİ: BİR SAKIZIN SOSYOLOJİSİ
Aslında Falım tam bir ilişki metaforu.
Düşünsenize: İlk başta serttir, ağzınıza alır almaz dişinizi kıracak sanırsınız ama biraz sabredince yumuşar.
Tıpkı ilişkiler gibi!
Kadın sabırla bekler: “O da yumuşayacak.”
Erkekse plan yapar: “Bunu kaç dakika çiğnersem tadı kaybolur?”
Ve sonunda her iki taraf da aynı noktada buluşur: “Artık tadı kalmadı ama atmaya da kıyamıyorum.”
İşte Falım’ın sırrı bu dostlar!
Milliyetinden bağımsız, bizi kendine bağlayan şey bu ortak deneyim.
Erkek için strateji, kadın için duygudur Falım.
Bir taraf “ne malı bu?” diye araştırırken, diğer taraf “bana ne hissettirdi?” diye düşünür.
Ama sonunda herkes aynı sonuca varır:
“Ne olursa olsun, o sakızı bırakmak zor.”
---
EKONOMİK GERÇEKLER VE KOMİK DETAYLAR
Bazı forumdaşlar olayı ekonomi yönünden ele almış:
“Eskiden 25 kuruştu, şimdi 3 lira olmuş. Falım’ın içinden çıkan fallar bile artık ekonomik kriz temalı.”
Bir diğeri espriyle ekliyor:
“Geçenlerde birinde ‘Para seni bulacak’ yazıyordu, o kadar umutlandım ki, cüzdanımı kontrol ederken bir tek fiş buldum.”
Herkes hem gülüyor hem ağlıyor.
Ama konu yine dönüp dolaşıp aynı yere geliyor:
“Falim Türk malı mı değil mi?”
Bir kullanıcı son noktayı koyuyor:
“Arkadaşlar, sonuçta o hâlâ Kocaeli’de üretiliyor. Bizim gibi o da burada doğmuş ama dünyaya açılmış. Yani Falım, gurbetçi bir Türk sakızıdır!”
---
FORUM TARTIŞMASINA DAVET: “SENİN FALIM HİKAYEN NE?”
Hadi şimdi söz sizde forumdaşlar!
Sizce Falım hâlâ “bizden biri” mi, yoksa globalleşmenin çiğneme versiyonu mu?
İlk Falım fallarınızdan hatırladığınız en komik mesaj neydi?
Benimki hâlâ aklımda: “Yakında biri seni güldürecek.”
Dedim ki, “Aha, bu forumda yazacağım, belki o kişi siz olursunuz.”
Erkek forumdaşlara sesleniyorum: stratejik analizlerinizi bekliyoruz, harita, tablo, Excel serbest.
Kadın forumdaşlar, siz de duygusal ve spiritüel yorumlarınızı getirin, belki topluca Falım fallarını çözeriz.
Kim bilir, belki de hep birlikte “sakızın arkasındaki kader”i buluruz.
---
SON SÖZ: FALIM, NE MALI OLDUĞUNDAN ZİYADE BİZİM NE OLDUĞUMUZLA İLGİLİ
Belki Falım artık global bir markanın parçası ama bizim için hep yerli.
Çünkü sadece bir marka değil, bir kültürel sembol.
Bir cebin, bir sohbetin, bir çocukluğun parçası.
Belki de mesele şu:
Biz Falım’ı değil, Falım’la büyüyen halimizi seviyoruz.
Hadi şimdi yorumlara gelin;
“Falim ne malı?” tartışmasını ciddiyetle, ama bol kahkahayla sürdürelim.
Çünkü bazı soruların cevabı yoktur… ama çiğnemesi çok eğlencelidir!